1/15
2/15
3/15
4/15
5/15
6/15
7/15
8/15
9/15
10/15
11/15
12/15
13/15
14/15
15/15
Previous slide
Next slide

Pljevlja Hastanesi

Karadağ’ın mimari mirası, önemli ölçüde Roma, Venedik ve Osmanlı geleneklerinin mirası tarafından şekillendirilen Doğu ve Batı etkilerinin kendine özgü bir sentezi ile karakterize edilir. Kıyı bölgeleri, özellikle Kotor ve Perast, Akdeniz’in karakteristik mimari stillerini sergilerken, ülkenin iç kesimlerinde Bizans kültürel etkileri görülmektedir. Karasal iklime sahip dağlık bir bölgede yer alan kuzeydeki Pljevlja kentinde Dinarik evler, kule evler ve çardak tarzı revaklar gibi geleneksel konut tipleri bölgesel mimari çeşitliliğe örnek teşkil etmektedir. 

Antik Roma, Mısır ve Mezopotamya bahçelerinin yanı sıra Ortaçağ Çin şehirlerinde de görüldüğü üzere, doğanın tedavi edici faydalarına ilişkin tarihsel anlayış, medeniyetler genelinde kentsel tasarımı etkilemiştir. Kent parkları gibi doğal unsurların vatandaşların günlük yaşamlarına dahil edilmesi, doğanın psikolojik ve fiziksel refah üzerindeki yararlı etkilerinin uzun süredir kabul edildiğini yansıtmaktadır. Çağdaş mimarlık alanında bu felsefe, doğanın iyileştirici ortamları teşvik etmedeki rolünü vurgulayarak sağlık ortamlarına kadar genişletilmiştir.

Tıbbi araştırma ve uygulama merkezleri olarak hastaneler, titiz standartları karşılayacak şekilde tasarlanır. Bununla birlikte, etkili hastane tasarımı yalnızca tıbbi gerekliliklere işlevsel uyum meselesi değildir; aynı zamanda duygusal ve psikolojik iyileşmeyi de ele alır. Sağlık hizmetleri mimarisi, doğayı inşa edilmiş alanlara entegre ederek hem hastalara hem de personele fayda sağlayan onarıcı ortamlar yaratabilir. Araştırmalar, doğaya görsel veya fiziksel erişimin stresi, kaygıyı ve yüksek dozda ağrı kesici ihtiyacını azaltabileceğini ve böylece daha hızlı iyileşmeyi teşvik edebileceğini göstermektedir. 
Tıp ve mimarlık arasındaki iş birliği, hastanelerin tasarımında büyük önem taşımaktadır; çünkü bir tesisin özenli bir şekilde düzenlenmesi, hastaların iyileşme süreçleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir. Hastane tasarımı araştırmalarının önde gelen isimlerinden Roger Ulrich’in çalışmaları, sağlık sonuçlarının iyileştirilmesinde tasarımın önemini vurgulamaktadır. Gürültü kirliliğinin en aza indirilmesi, uygun malzemelerin seçilmesi, hasta mahremiyetinin korunması, birimler arasında erişilebilir dolaşımın sağlanması, sezgisel düzenlerin tasarlanması ve yeterli termal koşulların sürdürülmesi önemlidir. “İyileştirici” hastane tasarımı bağlamında doğa ile temasın önemi giderek daha fazla kabul gören bir kriterdir. Yeşil alanların, doğal ışığın ve açık hava manzaralarının sağlık tesislerine dahil edilmesi, hastaneleri bütünsel iyileşmeyi destekleyen ortamlara dönüştürme potansiyeline sahiptir. Bu yaklaşım sadece hasta deneyimini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda mimari tasarımın hem fiziksel hem de duygusal refahı teşvik eden ortamlar yaratmadaki öneminin altını çizer.

Proje Adı

Pljevlja Hastanesi

Ödüller

Mansiyon, Uluslararası Yarışma

Hizmetler

Mimari

Tipoloji

Sağlık merkezi

Konum

Karadağ 

Yıl

2023

Durum

Konsept tasarım

Alan

17.920 m²

İşveren

Karadağ Ekoloji, Mekansal Planlama ve Şehircilik Bakanlığı

Tasarım Ekibi

Sıddık Güvendi, Cihan Sevindik, Resul Ekrem Zengin, Mehmet Sait Aktay, Ayceren Karabıyık, Yaren Hazal Erman

İşbirliği

Fotoğraf